DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU KARARI (E: 2025/15,
K: 2025/16)
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulundan:
13.11.2025 Tarih ve 33076 Sayılı R.G.
ÖZET: Aykırılığın, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 211. maddesinin (1) numaralı fıkrasında
18/07/2021 tarih ve 7333 sayılı Kanun ile yapılan düzenleme sonrasında tescil edilen
beyannameler bakımından eşyanın kıymetinin gözetim tebliğindeki kıymete eşitlenecek
tutarda yurt dışı gider kalemine ihtirazi kayıtla beyanda bulunmak suretiyle artırılması
nedeniyle fazladan ödendiği iddia edilen vergilerin, Gümrük Kanunu’nun 211. maddesi
uyarınca geri verme başvurusu kapsamında iadesinin mümkün olmadığı yönünde giderilmesine
BÖLGE İDARE MAHKEMESİ
KARARLARI ARASINDAKİ AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİ HAKKINDA KARAR
2576 sayılı Bölge
İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri
Hakkında Kanun’un 3/C maddesinin (5) numaralı fıkrası uyarınca karar veren Danıştay
Vergi Dava Daireleri Kurulunca konu ile ilgili kararlar ve mevzuat incelenerek gereği
görüşüldü:
I. AYKIRILIĞIN
GİDERİLMESİ
İSTEMİNDE BULUNAN: İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulu
II. İSTEMİN ÖZETİ: 4458 sayılı Gümrük
Kanunu’nun 211. maddesinin (1) numaralı fıkrasında 18/07/2021 tarih ve 7333 sayılı
Kanun ile ticaret politikası önlemlerine tabi eşyanın gümrük kıymetinin yükümlünün
kendi beyanı ile artırılması sonucunda ödenen vergilerin iade edilmeyeceği yolunda
yapılan düzenleme sonrasında tescil edilen beyannameler yönünden, eşyanın kıymetinin,
gözetim tebliğindeki kıymete eşitlenecek tutarda yurt dışı gider kalemine ihtirazi
kayıtla beyanda bulunmak suretiyle artırılması nedeniyle fazladan ödendiği iddia
edilen vergilerin, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 211. maddesi uyarınca geri verme
başvurusunun reddine ilişkin karara vaki itirazın reddine ilişkin işlemin iptali
ile fazladan ödendiği iddia edilen vergilerin iadesi istemiyle açılan davalarda
verilen Erzurum Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dava Dairesinin 30/12/2024 tarih
ve E:2024/638, K:2024/1286 sayılı kararı ile İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 7. Vergi
Dava Dairesinin 29/01/2025 tarih ve E:2024/1414, K:2025/259 sayılı kararı arasındaki
aykırılığın, 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin
Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun’un 3/C maddesinin (4) numaralı fıkrasının “c”
işaretli bendi uyarınca, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 7. Vergi Dava Dairesinin
kararı doğrultusunda giderilmesi, istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanın bu yöndeki
talebini uygun gören İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulunun 11/03/2025
tarih ve E:2025/9, K:2025/9 sayılı kararıyla istenmiştir.
III. AYKIRILIĞIN
GİDERİLMESİ İSTEMİNE KONU BÖLGE İDARE MAHKEMESİ KARARLARI:
A. Erzurum Bölge
İdare Mahkemesi 2. Vergi Dava Dairesinin E:2024/638 sayılı dosyasına konu yargılama
süreci:
Dava konusu istemin özeti: Davacı adına tescilli, 13/09/2023 tarih ve 6977 sayılı
serbest dolaşıma giriş beyannamesi (3. kalem) kapsamında ithal edilen eşyanın kıymetinin,
İthalatta Gözetim Uygulanmasına İlişkin Tebliğ’de öngörülen birim kıymete yükseltilmesi
suretiyle ihtirazi kayıt ile beyan edilerek ödenen vergilerin, eşyalara ait faturada
gösterilen kıymete göre hesaplanan tutardan fazlasının geri verilmesi istemiyle,
Gümrük Kanunu’nun 211. maddesine göre yapılan geri verme başvurusunun reddine ilişkin
karara vaki itirazın reddine dair işlemin iptali ve fazladan ödenen vergilerin tecil
faiziyle birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır.
Erzurum 2. Vergi
Mahkemesinin 29/03/2024 tarih ve E:2023/705, K:2024/185 sayılı kararının özeti:
Olayda, uyuşmazlığa
konu beyanname muhteviyatı eşyanın, gözetim uygulamasına tabi ve fatura kıymetinin
gözetim kıymetinin altında olması nedeniyle davacı tarafından ithal edilmek istenen
eşyanın sorunsuz olarak serbest dolaşıma sokulabilmesi için herhangi bir yurt dışı
gider yapılmadığı halde yurt dışı gider kalemine yapılan ek beyan ile eşyanın kıymetinin
gözetim tebliğinde belirlenen kıymete ulaşması sağlanmıştır. Bu itibarla da davacı
tarafından yapılan yurt dışı gider beyanı ile idarenin, eşyanın gerçek fiyatının
tespiti amacıyla inceleme ve araştırma yapma, yasalarca kendisine verilen yetkiler
çerçevesinde ticaret politikası önlemlerini uygulama ihtimalinin ortadan kaldırıldığı
anlaşılmıştır.
Bu durumda, 4458
sayılı Kanun’un 211. maddesinin (1) numaralı fıkrasında yapılan değişiklik uyarınca,
ticaret politikası önlemlerine tabi eşyanın gümrük kıymetinin, davacının kendi beyanı
ile arttırılması sonucu tahakkuk ettirilerek ödenen vergilerin iadesi talebinin
reddine dair dava konusu işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Mahkeme, bu gerekçeyle
davanın reddine karar vermiştir.
Davacının istinaf
istemini inceleyen Erzurum Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dava Dairesinin 30/12/2024
tarih ve E:2024/638, K:2024/1286 sayılı kararının özeti:
i. Vergi Mahkemesinin,
geri verme başvurusunun reddine ilişkin karara vaki itirazın reddine dair işlem
yönünden davanın reddine dair hüküm fıkrasına yönelik istinaf istemine ilişkin yapılan
inceleme:
Mahkemece, 4458
sayılı Kanun’un 211. maddesinin (1) numaralı fıkrasında 7333 sayılı Kanun ile yapılan
değişikliğin yürürlüğe girmesinden sonra ihtirazi kayıtla beyanda bulunulması, Kanun’un
242. maddesine göre yapılan itiraza ilişkin olarak tesis edilen işleme karşı dava
açma hakkı vermekle birlikte, uyuşmazlığın çözümü için mevcut hukuk normlarının
bir bütün olarak değerlendirilmesinin icap ettiği, bu bağlamda, söz konusu değişikliğin
ihtirazi kayıtla verilen beyannameye istinaden tahakkuk ettirilerek ödenen vergilerin
iadesi bakımından da uygulanmasının gerektiği kabul edilerek karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, anılan
Kanun’un 242. maddesi kapsamında ihtirazi kayıt konularak itiraz prosedürünün işletilmesi
suretiyle ödenen vergilerin iadesine ilişkin olup, olayda uygulanma imkânı bulunmayan
Kanun’un 211. maddesinin (1) numaralı fıkrasında yapılan değişikliğin Kanun’un 242.
maddesine teşmil edilmesi suretiyle verilen mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Bu durumda, davacı
tarafından ihtirazi kayıtla verilen serbest dolaşıma giriş beyannameleri kalemi
muhteviyatı eşya nedeniyle tahakkuk ettirilen vergilere vaki itirazın reddine dair
işlemin hukuka uygunluğu değerlendirilmek suretiyle, bu kısım için fazladan ödenen
vergilerin iadesi istemi de göz önünde bulundurularak karar vermek gerekmektedir.
Davacı tarafından,
serbest dolaşıma giriş beyannamesi muhteviyatı emtianın kıymeti, yurt dışı giderlere
ek kıymet beyanında bulunulması suretiyle arttırılmıştır, ancak yurt dışı giderler
kaleminde yer verilen ek kıymetin, dosya kapsamından da görüldüğü üzere ihtirazi
kayıtla beyan edildiği anlaşıldığından, davacının beyanının bağlayıcı olduğunun
kabulüne imkân bulunmamaktadır.
Dolayısıyla davacı
tarafından ihtirazi kayıtla verilen uyuşmazlık konusu serbest dolaşıma giriş beyannameleri
ile ithal edilen eşyaların, İthalatta Gözetim Uygulamasına İlişkin Tebliğ hükümlerine
tabi olduğu gerekçesiyle gözetim farkına isabet eden vergilerin tahakkuk ettirilmesine
karşın İthalatta Gözetim Uygulamasına İlişkin Tebliğ’de öngörülen değer, Gümrük
Kanunu hükümlerine göre belirlenmiş gerçek satış bedeli olmadığından, davacı tarafından
yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı
ve fazladan tahsil edilen tutarların davacıya iadesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
ii. Davacının
faiz istemi yönünden yapılan inceleme:
4458 sayılı Kanun’un
216. maddesi uyarınca, 10/04/2023 tarihinden sonra tescil edilen beyannamelere istinaden
geri verilen vergilere “kanuni faiz” uygulanacaktır. Olayda, fazladan tahsilatın
ihtirazi kayıtla beyanda bulunan davacı kusurundan kaynaklanmadığı, davalı idarenin
gözetim uygulanması nedeniyle gerçekleştirildiği ve davacı adına tescilli beyannamelerin
tescil tarihinin 10/04/2023 tarihinden sonra olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle
fazladan tahsil edilen gümrük vergisi ve katma değer vergisinin, tahsil tarihinden
itibaren hesaplanacak kanuni faiz ile birlikte davacıya iadesi gerekmekte olup davacının,
dava konusu anılan vergiler için faiz isteminin kanuni faizi aşan kısmının ise reddine
karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
iii. Karar Sonucu:
Vergi Dava Dairesi,
bu gerekçelerle, Vergi Mahkemesinin, geri verme başvurusunun reddine ilişkin karara
vaki itirazın reddine dair işlem yönünden davanın reddine dair hüküm fıkrasına yönelik
istinaf isteminin kabulü suretiyle anılan hüküm fıkrasının kaldırılmasına ve dava
konusu işlemin iptaline, fazladan ödenen vergilerin tahsil tarihinden itibaren kanuni
faiz ile birlikte iadesine, kanuni faizi aşan kısım yönünden ise istinaf başvurusunun
reddine kesin olarak karar vermiştir.
B. İstanbul Bölge
İdare Mahkemesi 7. Vergi Dava Dairesinin E:2024/1414 sayılı dosyasına konu yargılama
süreci:
Dava konusu istemin özeti: Davacı adına tescilli, 09/10/2023 tarih ve 232299 sayılı
serbest dolaşıma giriş beyannamesi kapsamında ithal edilen eşyanın kıymetinin, İthalatta
Gözetim Uygulanmasına İlişkin Tebliğ’de öngörülen birim kıymete yükseltilmesi suretiyle
ihtirazi kayıt ile beyan edilerek ödenen vergilerin, eşyalara ait faturada gösterilen
kıymete göre hesaplanan tutardan fazlasının geri verilmesi istemiyle Gümrük Kanunu’nun
211. maddesine göre yapılan geri verme başvurusunun zımnen reddine ilişkin karara
vaki itirazın zımnen reddine dair işlemin iptali ve fazladan ödenen vergilerin tecil
faiziyle birlikte iadesi istemiyle dava açılmıştır.
İstanbul 2. Vergi
Mahkemesinin 12/03/2024 tarih ve E:2023/2540, K:2024/492 sayılı kararının özeti:
4458 sayılı Gümrük
Kanunu’nun 211. maddesinin (1) numaralı fıkrasına 18/07/2021 tarih ve 7333 sayılı
Kanun’un 13. maddesiyle getirilen ticaret politikası önlemlerine tabi eşyanın gümrük
kıymetinin yükümlünün kendi beyanı ile artırılması halinde bu vergilerin geri verilmesine
veya kaldırılmasına ilişkin taleplerin kabul edilemeyeceği düzenlemesi, 28/07/2021
tarih ve 31551 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe girmiştir.
Davaya konu vergilerin
gözetim uygulamasından kaynaklı olarak davacı tarafından fazladan ödendiğinden bahisle
iadesinin istendiği, gözetim uygulamasının ticaret politikası önlemleri kapsamında
olduğu, dava konusu beyannamenin 7333 sayılı Kanun’un 13. maddesi ile değiştirilen
211. maddesinin yürürlüğü girdiği tarihten sonraki bir tarih olan 09/10/2023 tarihinde
tescil edildiği görülmüştür.
Yürürlüğe giren
yeni mevzuat uyarınca ticaret politikası önlemlerine tabi eşyanın gümrük kıymetinin
yükümlünün kendi beyanı ile artırılması nedeniyle fazladan ödenen vergilerin geri
vermeye konu olamayacağı anlaşılmaktadır. Bu durumda, gözetim uygulamasının bir
ticaret politikası önlemi olduğu, davacının beyannamenin yurt dışı gider kısmında
kıymet beyan ettiği yurt dışı giderlerin idarece araştırılmasının/denetlenmesinin
mümkün olmadığı, bu yurtdışı gider beyanı ile ilgili ithalat rejimi kararına dayanarak
gümrük idaresince uygulanan gümrük gözetim kontrolünün etkisiz kılındığı ve bu amaçla
yurt dışı gider beyan edildiği anlaşıldığından beyannamenin tescil tarihinde yürürlükte
olan meri mevzuat hükümlerine göre tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık
bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Mahkeme, bu gerekçeyle
davayı reddetmiştir.
Davacının istinaf istemini inceleyen İstanbul Bölge İdare
Mahkemesi 7. Vergi Dava Dairesinin 29/01/2025 tarih ve E:2024/1414, K:2025/259 sayılı
kararının özeti:
Vergi Dava Dairesi,
istinaf dilekçesinde ileri sürülen iddiaların isteme konu vergi mahkemesi kararının
kaldırılmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gerekçesiyle istemi kesin olarak
reddetmiştir.
IV. İNCELEME
VE GEREKÇE:
A. İLGİLİ MEVZUAT:
1- 4458 sayılı
Gümrük Kanunu’nun 24. maddesinin (1) numaralı fıkrasının ilgili bölümünde şu düzenleme
yer almaktadır:
“1. İthal eşyasının
gümrük kıymeti, eşyanın satış bedelidir. Satış bedeli, Türkiye’ye ihraç amacıyla
yapılan satışta 27 ve 28 inci maddelere göre gerekli düzeltmelerin de yapıldığı,
fiilen ödenen veya ödenecek fiyattır…”
2- 4458 sayılı
Gümrük Kanunu’nun 18/06/2009 tarih ve 5911 sayılı Kanun’un 66. maddesiyle değişik
25. maddesi şu şekildedir:
“1. 24 üncü madde
hükümlerine göre belirlenemeyen gümrük kıymeti, bu maddenin 2 nci fıkrasının (a),
(b), (c) ve (d) bentlerinin sıra halinde uygulanmasıyla belirlenir. Eşyanın gümrük
kıymeti bir üst bent hükümlerine göre belirlenebildiği sürece bir alt bent hükümleri
uygulanamaz. Ancak, beyan sahibinin yazılı talebinin gümrük idaresince uygun bulunması
şartıyla (c) ve (d) bentlerinin uygulama sırası değiştirilebilir.
2. Bu madde hükümleri
gereğince, gümrük kıymeti aşağıdaki yöntemlere göre belirlenir:
a) Türkiye’ye
ihraç amacıyla satılarak, kıymeti belirlenecek eşya ile aynı veya yakın bir tarihte
ihraç edilen aynı eşyanın satış bedeli,
b) Türkiye’ye
ihraç amacıyla satılarak, kıymeti belirlenecek eşya ile aynı veya yakın bir tarihte
ihraç edilen benzer eşyanın satış bedeli,
c) İthal eşyasının
veya aynı ya da benzer eşyanın Türkiye içinde satıcılardan müstakil kişilere yapılan
en büyük miktardaki satışına ait birim fiyata dayalı kıymet,
d) İthal eşyasının
üretiminde kullanılan malzeme ve imalat veya diğer imal işlemlerinin bedel veya
kıymetleri ile Türkiye’ye ihraç edilmek üzere ihraç ülkesindeki üreticiler tarafından
üretilen, kıymeti belirlenecek eşya ile aynı sınıf veya cins eşyanın satışında mutat
olan kar ve genel giderlere eşit bir tutar ve 27 nci maddenin 1 inci fıkrasının
(e) bendinde sayılan diğer bedel veya kıymetler toplamından oluşan hesaplanmış kıymet.
3. 2 nci fıkranın
uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.”
3- 4458 sayılı
Gümrük Kanunu’nun 61. maddesinin 18/06/2009 tarih ve 5911 sayılı Kanun’un 13. maddesi
ile değişik hali şu şekildedir:
“1. 60 inci maddede
belirtilen şartlara uygun beyannameler, ait oldukları eşyanın gümrüğe sunulmuş olması
halinde tescil edilir. Tescil işlemi, beyana ilişkin bilgilerin yerel alan ağı veya
geniş alan ağı üzerinden gümrük bilgisayar sistemine girilerek sistem tarafından
tescil tarihi ve sayısı verilmesini ya da beyanname veya beyanname hükmündeki belgenin
üzerine mühür vurularak, sıra numarası ile tarih konulması ve bu beyannameye ait
bilgilerin tescil defterine yazılmasını ifade eder.
2. Aksine hüküm
bulunmadıkça, eşyanın beyan edildiği gümrük rejimine ilişkin tüm hükümlerin uygulanmasında
esas alınacak tarih, beyannamenin (…) tescil edildiği tarihtir.
3. (…) tescil
edilmiş (…) beyanname, ait olduğu eşyanın vergileri ve para cezalarından dolayı
taahhüt niteliğinde beyan sahibini bağlar ve gümrük vergileri tahakkukuna esas tutulur.”
4- 4458 sayılı
Gümrük Kanunu’nun 211. maddesinin 18/7/2021 tarih ve 7333 sayılı Kanun’un 13. maddesi
ile değişik hali şu şekildedir:
“1. Kanunen ödenmemeleri
gerektiği halde ödenmiş olduğu belirlenen gümrük vergileri geri verilir. Kanunen
tahakkuk ettirilmemeleri gerektiği halde tahakkuk ettirilen gümrük vergileri kaldırılır.
Ancak, kanunen
ödenmemesi veya tahakkuk ettirilmemesi gereken gümrük vergileri ilgili kişinin kasten
yaptığı bir tahrifat veya ticaret politikası önlemlerine tabi eşyanın gümrük kıymetinin
yükümlünün kendi beyanı ile artırılması sonucunda ödenmiş veya tahakkuk ettirilmişse,
bu vergilerin geri verilmesine veya kaldırılmasına ilişkin talepler kabul edilmez.
2. Kanunen ödenmemeleri
gereken gümrük vergileri, söz konusu vergilerin yükümlüye tebliğ edilmesi ve ilgilinin
üç yıl içinde gümrük idaresine müracaatı üzerine geri verilir veya kaldırılır.
Kontrol ve denetleme
sonucunda, geri verme veya kaldırma hallerinden birinin tespiti durumunda, aynı
süre içinde geri verme veya kaldırma işlemi doğrudan yapılır.
Bu süre mücbir
sebep veya beklenmeyen hallerde uzatılabilir.”
5- 4458 sayılı
Gümrük Kanunu’nun 242. maddesinin 18/06/2009 tarih ve 5911 sayılı Kanun’un 64. maddesi
ile değişik hali şu şekildedir:
“1. Yükümlüler
kendilerine tebliğ edilen gümrük vergileri, cezalar ve idari kararlara karşı tebliğ
tarihinden itibaren onbeş gün içinde bir üst makama, üst makam yoksa aynı makama
verecekleri bir dilekçe ile itiraz edebilir.
2. İdareye intikal
eden itirazlar otuz gün içinde karara bağlanarak ilgili kişiye tebliğ edilir.
3. İtiraz dilekçelerinin
süresi içinde yanlış makama verilmesi halinde, itiraz süresinde yapılmış sayılır
ve idarece yetkili makama ulaştırılır.
4. İtirazın reddi
kararlarına karşı işlemin yapıldığı yerdeki idari yargı mercilerine başvurulabilir.”
6- 27/08/1993 tarih ve 21681 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan
Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII. Maddesinin Uygulanmasına İlişkin
Anlaşma’nın 14. maddesinde bu Anlaşma’nın I. ekinde yer alan notların Anlaşma’nın
ayrılmaz bir parçası olduğu, Anlaşma maddelerinin bu notlarla birlikte mütalaa edileceği
ve uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Anlaşma’nın 17. maddesinde bu Anlaşma’da yer
alan hiçbir hükmün gümrük idaresinin gümrük kıymetinin belirlenmesi ile ilgili olarak
ibraz edilen tutanak, belge veya beyannamenin gerçeklik veya doğruluğunu araştırma
hakkını sınırlamayacağı ve bu hakkı tartışma konusu haline getirecek şekilde yorumlanamayacağı
hükme bağlanmıştır.
B. HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge İdare Mahkemesi
Vergi Dava Dairelerince kesin olarak verilen kararlar arasındaki aykırılık, 4458
sayılı Gümrük Kanunu’nun 211. maddesinin (1) numaralı fıkrasında 18/07/2021 tarih
ve 7333 sayılı Kanun ile yapılan düzenleme sonrasında tescil edilen beyannameler
bakımından eşyanın kıymetinin gözetim tebliğindeki kıymete eşitlenecek tutarda yurt
dışı gider kalemine ihtirazi kayıtla beyanda bulunmak suretiyle artırılması nedeniyle
fazladan ödendiği iddia edilen vergilerin, Gümrük Kanunu’nun 211. maddesi uyarınca
geri verme başvurusu kapsamında iadesinin mümkün olup olmadığına ilişkindir.
Gümrük Kanunu’nun
24 ve 25. maddeleri ile GATT’ın VII. Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Anlaşma’nın
17. maddesinde yer alan hükümlerin birlikte değerlendirilmesinden, ithal edilen
eşyanın gümrük kıymetinin belirlenmesinde, öncelikle, satış bedelinin esas alınması,
satış bedelinin esas alınması için gerekli koşulların mevcut olmadığının tespit
edilmesi halinde de sırasıyla diğer yöntemlere başvurulması gerektiği; ayrıca gümrük
idaresinin, beyanın doğruluğunu tespit amacıyla her zaman, her türlü bilgi ve belgeyi
inceleyerek değerlendirme hak ve yetkisine sahip bulunduğu sonucuna ulaşılmaktadır.
İthalatta uygulanacak
gözetim ve korunma önlemleri, Türk mevzuatında, 29/01/1995 tarih ve 22186 sayılı
Resmî Gazete’de yayımlanan, 26/01/1995 tarih ve 4067 sayılı Kanun’la onaylanması
uygun bulunan ve 25/02/1995 tarih ve 22213 (mükerrer) sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan
03/02/1995 tarih ve 1995/6525 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile onaylanan Dünya
Ticaret Örgütü Kuruluş Anlaşması’nın ekinde yer alan ve bu anlaşmanın ayrılmaz parçasını
teşkil eden Korunma Tedbirleri Anlaşması ile yerini almıştır.
07/10/2009 tarih
ve 27369 mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gümrük Yönetmeliği’nin 3. maddesinin
(n) bendinde ticaret politikası önlemlerinin gözetim, korunma önlemleri, miktar
kısıtlamaları ve ithalat veya ihracat yasaklamaları gibi eşyanın ithal ve ihracı
ile ilgili hükümlerle belirlenmiş tarife dışı önlemleri ifade ettiği hükme bağlanmıştır.
Bir ticaret politikası
önlemi olan gözetim, dış ticaret konusu eşyaların ithalattaki gelişim seyrinin gözlemlenmesidir.
Türk gümrük mevzuatında gözetim önlemi ithalatta gözetim uygulaması adıyla yer almaktadır.
İthalatta gözetim uygulamasının dayanağını 29/05/2004 tarih ve 25476 sayılı Resmî
Gazete’de yayımlanan 2004/7304 sayılı İthalatta Gözetim Uygulaması Hakkında Bakanlar
Kurulu Kararı oluşturmaktadır.
Anılan Karar’ın
“Gözetim uygulaması” başlıklı 4. maddesinde bir malın ithalatında gözetim uygulanmasına
ilişkin kararın başvuru üzerine veya resen yapılacak bir değerlendirme sonucunda
Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğü tarafından verileceği, yapılacak değerlendirmede
ithalatın gelişimi, ithal şartları ve ithalatın yerli üreticiler üzerindeki etkisinin
dikkate alınacağı, gözetim kararının gözetim belgesi düzenlenmesi yoluyla ileriye
yönelik olarak veya gerçekleşen ithalatı değerlendirmek üzere geçmişe dönük olarak
uygulanabileceği, ileriye yönelik gözetime tabi bir malın ithalatında gümrük mevzuatının
gerektirdiği belgelerin yanı sıra gözetim belgesinin de aranacağı hükme bağlanmıştır.
İthalatta gözetim
uygulaması, eşyanın kıymeti bakımından birim başına asgari bir fiyatın belirlenmesi
ve bu fiyatın altında ithalatın gerçekleştirilmesi hâlinde bu durumun izlenmesi
esasına dayanan bir dış ticaret politikası aracıdır. Gözetim uygulaması başlatılması
durumunda, herhangi bir korunma tedbirinden söz edilememekte, bu aşamada, o malın
ithalatında herhangi bir kısıtlama, vergi oranında artış, eşik kıymet belirlenmesi
veya ek mali yükümlülük uygulaması söz konusu olmamaktadır.
Bir eşyanın ithalatının
kayda alınmak suretiyle ileriye yönelik olarak gözetim uygulamasına tabi tutulduğu
durumlarda eşyanın kıymeti bakımından belirlenen birim başına asgari fiyatın altında
ithalat gerçekleştirmek isteyen ithalatçıların ithalatta gözetim uygulamasına tabi
olması ve ithalat sırasında gümrük mevzuatının gerektirdiği belgelerin yanı sıra
İthalat Genel Müdürlüğünce düzenlenen bir gözetim belgesini ibraz etmesi gerekmektedir.
Bu kapsamda, ithalatının izlenmesine karar verilen eşyanın belirlenen kıymetin altında
ithal edilmek istenilmesi hâlinde gümrük vergisi mükellefleri için öngörülen yükümlülük
sadece gözetim belgesi ibrazı zorunluluğudur.
Gözetim belgesinin
ibraz zorunluluğu, o malın belli bir değerin altında kıymetle ithal edilmek istenmesi
durumuna münhasırdır. Bu bağlamda, gözetim önlemi uygulanmasına karar verilen eşyanın,
belirlenen bir kıymetin altında ithal edilmek istenmesi hâlinde sadece “gözetim
belgesi” ibrazı zorunluluğu getirilmekte; ancak bu zorunluluğa uyulmaması Gümrük
Kanunu hükümlerine göre ek tahakkuk yapılmasını gerektiren bir durum oluşturmamaktadır.
4458 sayılı Kanun’un
24. maddesine göre ithal eşyasının gümrük kıymeti, eşyanın satış bedeli olarak belirlendiğinden,
aksi gümrük idaresince ortaya konulmadıkça satış bedeli, vergilendirmede esas alınmaktadır.
İthalatta gözetim uygulanmasına ilişkin tebliğlerde belirtilen birim kıymet ise,
eşyanın ithalat seyrini izlemek açısından bir ölçüt belirlemekte, dolayısıyla bu
birim kıymet, eşyanın Gümrük Kanunu hükümlerine göre belirlenmiş gerçek satış bedelini
oluşturmamaktadır.
Öte yandan, kanunen
doğan vergi borcunun eksik ya da fazla tahakkuk ettirilmesi ve bu hâliyle ödenmiş
olması mümkündür. Türk vergi mevzuatında bu tür yanlışlıkların giderilmesi amacıyla
öngörülen idari başvuru yolları bulunmaktadır. Gümrük vergileri açısından bu tür
yanlışlıkların düzeltilmesi için 4458 sayılı Kanun’un 210 ilâ 217. maddelerinde
vergilerin geri verilmesi veya kaldırılması kurumu düzenlenmiştir. Anılan kurum,
fazla tahakkuk ettirilen ya da tahsil edilen gümrük vergileri ve para cezaları açısından
anlaşmazlıkların idari aşamada giderilmesine hizmet eden bir idari çözüm yoludur.
4458 sayılı Kanun’un 242. maddesinde düzenlenen itiraz yolu ise gümrük vergileri,
cezalar ve idari kararlara karşı idari dava açmadan önce tüketilmesi gereken bir
idari çözüm yoludur.
28/07/2021 tarih
ve 31551 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 7333 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 13. maddesiyle, 4458 sayılı
Kanun’un 211. maddesinin (1) numaralı fıkrasında, ticaret politikası önlemlerine
tabi eşyanın gümrük kıymetinin yükümlünün kendi beyanı ile artırılması halinde ödenen
veya tahakkuk ettirilen vergilerin geri verilmesi veya kaldırılmasına ilişkin taleplerin
kabul edilmeyeceği yolunda değişiklik yapılmıştır.
Bu değişiklikten
önce ithalatçılar, eşyanın kıymetinin gözetim tebliğinde belirtilen kıymetten düşük
olması durumunda, eşyanın kıymetinin gözetim tebliğinde belirtilen düzeye çıkmasını
sağlayacak şekilde yurt dışı giderlerin artırılması yoluyla beyanda bulunmak suretiyle
ithalatı gerçekleştirmekte, kıymetin arttırılması nedeniyle fazladan ödedikleri
vergilerin iadesi için ya üç yıllık süre içinde 4458 sayılı Kanun’un 211. maddesine
göre geri verme veya kaldırma başvurusunda bulunmakta ya da tescil tarihinde beyannameye
ihtirazi kayıt koymak suretiyle aynı Kanun’un 242. maddesi uyarınca tahakkuka itiraz
ederek vergilerin iadesini talep etmekteydiler.
4458 sayılı Kanun’un
211. maddesinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonraki dönemde
ihtirazi kayıtla beyanda bulunarak tescil edilen beyannameler yönünden, 4458 sayılı
Kanun’un 242. maddesinde düzenlenen itiraz yoluna başvurulmasının önünde kanuni
bir engelin bulunmadığı, diğer bir ifadeyle Kanun’un 211. maddesinde yapılan değişiklikte
öngörülen, ticaret politikası önlemlerine tabi eşyanın gümrük kıymetinin yükümlünün
kendi beyanı ile artırılması hâlinde ödenen veya tahakkuk ettirilen vergilerin geri
verilmesine veya kaldırılmasına ilişkin taleplerin kabul edilmeyeceği yolundaki
düzenlemenin, Kanun’un 242. maddesi kapsamında yapılacak itiraz başvurularında uygulanamayacağı
açıktır.
Nitekim, Danıştay
Vergi Dava Daireleri Kurulunun ve 26/3/2024 tarih ve 32501 sayılı Resmî Gazete’de
yayımlanan 24/01/2024 tarih ve E:2023/6, K:2024/1 sayılı kararı da bu yöndedir.
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu anılan kararında, bölge idare mahkemeleri arasındaki
karar aykırılığının, eşyanın kıymetinin, gözetim tebliğindeki kıymete eşitlenecek
tutarda yurt dışı gider kalemine ihtirazi kayıtla beyanda bulunmak suretiyle artırılması
nedeniyle 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 242. maddesi uyarınca tahakkuka yapılan
itirazın reddine ilişkin işlemin iptali ile vergilerin iadesi talebiyle açılan davada,
ithal edilen eşyanın gümrük kıymetinin belirlenmesinde, öncelikle satış bedelinin
esas alınması, satış bedelinin esas alınması için gerekli koşulların mevcut olmadığının
tespit edilmesi halinde sırasıyla diğer yöntemlere başvurulması; satış bedeli yönteminin
terk edilme nedenlerinin somut olarak ortaya konulmadığı sonucuna varılması halinde
işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı yönünde giderilmesine karar vermiştir.
Öte yandan, Gümrük
Kanunu’nun 242. maddesi uyarınca idarece kendiliğinden yapılmış bir ek tahakkuk
işlemi veya ihtirazi kayıtla verilen gümrük beyannamesine dayalı bir tahakkuk işlemi
üzerine vergi mahkemesinde idari dava açılabilmesi için, söz konusu tahakkuklara
karşı Gümrük Kanunu’nun 242. maddesinde öngörülen idari itiraz yoluna başvurulması
ve bu başvurunun zımnen ya da açık olarak reddedilmiş olması gerekmektedir.
Gümrük yükümlüsünün
herhangi bir baskı, tehdit ve endişe altında kalmaksızın, yani serbest iradeyle
yapmış olduğu beyanlar hukukta yazılı ikrar hükmündedir (Turgut Candan, Açıklamalı
İdari Yargılama Usulü Kanunu, Yetkin Yayınları, Ankara, 2022, s:635) ve yükümlü
açısından bağlayıcıdır. Gümrük uygulamasında ihtirazi kayıt, beyanın bu bağlayıcılığını
etkisiz kılmak ve hak arama yollarına başvuru hakkını saklı tutmak amacıyla gümrük
beyannamelerine konulmakta ve beyanın serbest irade ürünü olmadığını gösteren açıklama
olarak nitelendirilmektedir. Yine uygulamada, Gümrük Kanunu’nun 211. maddesi uyarınca
geri verme veya kaldırma başvurusunda bulunabilmek için beyannameye ihtirazi kayıt
konulmuş olmasına gerek bulunmadığı, Kanun’un 242. maddesi uyarınca itiraz başvurusunda
bulunabilmek için ise beyannameye ihtirazi kayıt konulması gerektiği kabul edilmektedir.
Aykırılığın giderilmesine
konu edilen uyuşmazlıklarda, dava konusu edilen işlemler, gümrük yükümlüsünce ihtirazi
kayıtla beyanda bulunulduktan sonra, 4458 sayılı Kanun’un 211. maddesine göre yapılan
bir geri verme veya kaldırma talebi üzerine bu talebin reddi yolunda tesis edilmiştir.
4458 sayılı Gümrük
Kanunu’nun 211. maddesinde değişiklik yapan 18/07/2021 tarih ve 7333 sayılı Kanun’un
13. maddesinin gerekçesi “4458 sayılı Gümrük Kanununun 211 inci maddesinin birinci
fıkrasında yapılan düzenleme ile; yükümlülerin, ticaret politikası önlemlerinden
kaçınmak için kendi beyanlarıyla eşyanın gümrük kıymetini artırmalarını müteakiben
ödenmiş veya tahakkuk ettirilmiş vergilerin geri verilmesi veya kaldırılması önlenerek,
Dünya piyasa fiyatlarından daha düşük fiyatlardan ithal edilen eşyaların gözetim
uygulaması kapsamında izlenmesi ve ticaret politikası önlemlerinin etkisizleştirilmesinin
önüne geçilmesi amaçlanmaktadır.” şeklindedir.
Madde gerekçesinden
de anlaşıldığı üzere, değişiklik ile kanun koyucu, ticaret politikasının etkisiz
hale getirilmesi sonucu doğuracak şekilde yükümlünün kendi beyanı ile ithalata konu
eşyanın kıymetini artırması durumunda vergilerin geri verilmesi veya kaldırılmasının
önüne geçilmesini amaçlamıştır. Bu nedenle 4458 sayılı Kanun’un 211. maddesinin
(1) numaralı fıkrasında yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra tescil
edilen beyannameler açısından, eşyanın kıymetinin gözetim tebliğinde belirtilen
düzeye çıkmasını sağlayacak şekilde beyanda bulunulması, ticaret politikası önlemlerine
tabi eşyanın gümrük kıymetinin yükümlünün kendi beyanı ile artırılması neticesini
doğuracağından, bu durumda ödenen veya tahakkuk eden vergilerin geri verilmesi veya
kaldırılması talepleri kabul edilmeyecektir. Dolayısıyla, ticaret politikası önlemlerine
tabi eşyanın gümrük kıymetinin yükümlünün kendi beyanı ile artırılması durumunda,
ithalat esnasında gümrük beyannamesine ihtirazi kayıt konulmuş olması, yükümlüye,
4458 sayılı Kanun’un 211. maddesi kapsamında yapılan başvurularda, hak arama yolunu
açık tutma imkânı sağlamayacaktır.
Dolayısıyla,
4458 sayılı Kanun’un sistematiği ve yukarıda belirtilen Danıştay Vergi Dava Daireleri
Kurulunun 24/01/2024 tarih ve E:2023/6, K:2024/1 sayılı kararı gözetildiğinde, gözetim
uygulaması nedeniyle fazladan vergi ödediğini iddia eden ithalatçıların hukuken
izlemesi gereken prosedür, ihtirazi kayıt konulması suretiyle beyannamelerin tescil
edilmesi durumunda, 4458 sayılı Kanun’un 211. maddesine göre değil 242. maddesine
göre başvuru yollarını tüketerek dava açmalarıdır.
Yukarıda yer
alan belirlemelerin birlikte değerlendirilmesinden, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun
211. maddesinin (1) numaralı fıkrasında 18/07/2021 tarih ve 7333 sayılı Kanun ile
yapılan düzenleme sonrasında tescil edilen beyannameler bakımından eşyanın kıymetinin
gözetim tebliğindeki kıymete eşitlenecek tutarda yurt dışı gider kalemine ihtirazi
kayıtla beyanda bulunmak suretiyle artırılması nedeniyle fazladan ödendiği iddia
edilen vergilerin, Gümrük Kanunu’nun 211. maddesi uyarınca geri verme başvurusu
kapsamında iadesinin mümkün olmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
V. SONUÇ:
Açıklanan hukuksal
nedenler ve gerekçeyle aykırılığın, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 211. maddesinin
(1) numaralı fıkrasında 18/07/2021 tarih ve 7333 sayılı Kanun ile yapılan düzenleme
sonrasında tescil edilen beyannameler bakımından eşyanın kıymetinin gözetim tebliğindeki
kıymete eşitlenecek tutarda yurt dışı gider kalemine ihtirazi kayıtla beyanda bulunmak
suretiyle artırılması nedeniyle fazladan ödendiği iddia edilen vergilerin, Gümrük
Kanunu’nun 211. maddesi uyarınca geri verme başvurusu kapsamında iadesinin mümkün
olmadığı yönünde giderilmesine, 17/09/2025 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar
verildi.
SE